İlim Arşivi

Simdi utangaçliğiizdan kurtulmanizı sağlayacak çüncü gizli bileşene geldik. Bu berkesin bütün büyük mücadeleleri kazanmak için sahip olmak zorunda olduğu bir özelliktir. Bu Bzellik, söyle birçok isimle anilan kuvvetli bir itici tutku, zindelik, iyimserlik, cesaret, inanç, itici güç, "şevk" Kisacası enerji. Bütün sorunları aşmak için ona sahip olmak zorundasınız. Ve, ne yazık ki, bu özellik bir Utangacın güçlü noktası değildir. Enerjik olmak ayni zamanda çekici bir özelliktir. Amerikan Toplumbilimi Vakfindaki araştırmacılar bilgili kafalarını kaşıyarak kendilerine bir soru sordular: "lnsanlar kendilerini en Çok hangi karakter tipine yakın hissederler?" Cevabı çabucak buldular: Enerjik ve olumlu düşünen birisine. Ne yazık ki, bunlar utangaç kelimmesini düşsündüğünüzünde hemen akliniza gelen karakter özellikle değildir. Aslinda araştırmalar utangaç birisi ile Kendinden Emin birisi arasındaki en belirgin karakter farkliliğınin enerji seviyesi olduğunu göstermistir E

CORINE (Çevresel Bilgi İş Birliği Programı) nedir ? Carine , ulusal sınırlar içindeki arazi kullanımlarının belirlenmesi amacıyla oluşturulan ve Avrupa Birliği'ne üye ülkeler tarafından kullanılması zorunlu olan arazi örtüsü sınıflandırma sistemidir. Kullanılmasındaki Amaç ; Avrupa Birliği'ne üye ülkelerde arazi kullanımı ile ilgili olarak yapılan çalışmalara ait standart bir veri tabanı oluşturmaktır. Carine ile Avrupa Birliği ülkelerinde çevre ile ilgili politikaların oluşturulması amaçlanmıştır. CORINE program ; ana konularını doğa koruma yönünden öneme sahip alanlar , biyotoplar, havanın emisyonu, arazi örtüsü, toprak,su, kıyı erozyonu oluşturmaktaydı.

Peyzajdaki Değişim (Peyzajda Ölçek)            Peyzajda ölçek 3 şekilde ele alınır. Bunlar ; Mekansal Boyut , Zamansal Boyut, Değişim Boyutu olmak üzere üçe  ayrılır.  1) Mekansal Boyut ; farklı fiziksel birimlerin, rasyonel ve sezgisel tanımlanmasına dayalı, sıklıkla başvurulan peyzaj ölçeği bileşenidir. Ulusal – Bölgesel - Yerel 2) Zamansal Boyut ; peyzajın; ilk insan kullanımından, gelecek nesiller tarafından sürdürülebilir kullanımına kadar geçen süreci ifade etmektedir. Gelecek – Mevcut – Geçmiş 3) Değişim Boyutu ; bozulmamış doğal alanların, tarım alanları ve diğer doğal kaynak kullanımı yolu ile aşırı kentleşmiş alanlara geçiş sürecini ifade eder. Bozulmamış – Tarımsal - Kentsel

Peyzaj, doğal ve kültürel sistemlerin sonucunda oluşan fiziki çevredir. Peyzaj Mimarlığı, peyzajı oluşturan strüktel yapıyı anlamak, doğal ve kültürel sistemleri kavramak demektir. Peyzaj ve Peyzaj Mimarlığı arasında anahtar-kilit ilişkisi vardır. Peyzaj Mimarlığının temel materyali yer kabuğu ve fizik çevredir. Peyzajı anlamak için en güzel örneklerden biri de bahçedir. Bahçe, dünyanın bir kopyasıdır. Bahçe, yer kabuğunun milyonlarca yıl boyunca değişip, insanoğlunun kısıtlamalarıyla oluşturulmuş bir peyzajdır. İşte tam da burada peyzaj mimarlığı devreye girip bu alanı, yer kabuğunun yani peyzajı özümseme ve anlama yoluna girer. Sonucunda da peyzajın ve peyzaj mimarlığının kıblesi olarak gösterilen Central Park gibi olağanüstü sanat eserlerinin oluşmasına olanak sağlar. Yazar: Ömer Faruk ALAYLI

Kültürel karakteristiklerin doğal süreçleri etkilemesi sonucu oluşan iklim değişikliği global ölçekte bir olaydır. Yeryüzünün doğal döngüsüyle etki ederek doğal sistemin bozulmasına neden olur. Bu bağlamda sera etkisine neden olan karbondioksitin artmasına, depremlere, su kıtlığının artması, ekolojik yaşamın etkilenmesi gibi olumsuzluklar ortaya çıkarmıştır. Sonucunda ise iç savaşların başlamasına, göçlerin olmasına, insan metabolizmasını etkileyen hastalıkların ortaya çıkmasına ve doğal kaynakların tükenmesine sebep olmaktadır. Yazar: Ömer Faruk ALAYLI

Doğa, fiziksel strüktürü oluşturan bir yapıdır. Peyzaj da fiziksel strüktür ve süreç ilişkisi sonucu olduğundan, oluşacak değişiklerden etkilenir. Doğa, peyzajı oluşturan varlıklar, öğeler ve faktörlerle belirlenir. Peyzajın ve doğanın sınırları yoktur. Doğal ve kültürel karakteristiklerin peyzajı etkilemesi, beraberinde doğanın içindeki döngünün değişmesine ve farklı boyutlar kazanmasına neden olur. Peyzaj, kültür ve doğa arasında bir geçiştir. Sanatı ve ekolojiyi birleştirir onları bir arada görmemizi sağlar. Yazar: Ömer Faruk ALAYLI

Kurban'ın kesildikten hemen sonra etinin tüketilmesi aslında pek doğru bir hareket değildir. Kurban eti mutlaka dinlendirilmelidir. Kurban kesildikten sonra dışarda 1 saat kadar bekletildikten sonra mutlaka soğuk bir alanda yaklaşık 1 gün veya en az yarım gün bekletilmelidir. Soğuk alanlarda dinlendiriğ muhafaza etmek için ise dikkat etmeniz gereken bazı durum ve hususlar vardır. Hayvan Kesildikten hemen sonra derin dondurucuya konulmamalıdır. Kesilen hayvanın alel acele etinin dinlendirilmesi için buzluğa atılması yanlıştır. Etin o sıcak hali ile derin dondurucuya koymayınız, Dediğimiz gibi eğer dondurucuya koyacaksanız ilk önce o kesilen hayvanın biraz soğumasını bekleyin, soğuduğuna emin olduğunuz noktada artık soğutma işlemi için kaldırabilirsiniz. Eti tüketmede aceleci olmamanızı tavsiye ediyoruz. Kurban eti kesildikten sonra uzmanlara göre, tavsiye edilen etin dinlenme süresi 1 gün olarak söylenmiştir. Ama bu tavsiyeye kim uyuyor, kim uymuyor bilinmez, sadece uzmanl

Kurban bayramlarında insanların merak ettiği bazı durumlardan yola çıkarak, kurban eti nasıl pişirilir, kruban eti pişirilirken nelere dikkat edilmeli bunlardan bahsedeceğiz. Herkesin sabırsızlıkla beklediği o kurban günü, bayram namazının kılınmasının ardından aile içi bayramlaşma faslının geçilmesinden sonra, besmele ve dualar ile üzerimize farz olan kurbanın kesim işlemine başlanır. Aile bireylerinin kurbanı kestikten sonra, kurban etini yemede olan acelesi yıllardır süregelmiş bir durum olduğu için, herkes hemen 1 saat bile olsun dinlendirmeden ya mangal ya kavurma gibi eti pişirip tüketmeye başlar. Aslında bu durum yani kurban etinin dinlendirilmeden tükelilmesi istenilen bir durum değildir. Bu durum sadece kurban eti için geçerli değildir. Hangi hayvan kesilirse kesilsin mutlaka kesilen etin dinlendirilmesi gerekir. Kurban etini birden farklı, birçok şekilde pişirebilirsiniz. Örneğin, dinlendirdiğiniz kurban etini güzelce tat, koku katan baharatlarla harmanlayıp ateş üs

Dini bayramlarımız arasında yer alan kurban bayramı her yıl ramazan ayından sonra gelen, gelmesiyle evlene şenlik, huzur, bereket getiren bir bayramdır. Her bayramda olduğu gibi dargınların barıştığı, eşin dostun bir araya gelerek güzel vakitler geçirerek birbiriyle hal hatır ettiği efsanevi ortamlardır. Kurban Bayramında, kurban kesilmeden önce ve kesildikten sonra dikkat edilmesi gereken bazı husus ve kurallar vardır. Bunlarda biri de kurbanın derisin satılıp satılmaycağı durumudur. Bu gün bu konu üzerine duracağız. Kurbanın derisi kesinlikle ticari amaç uğruna satılık, bir kar amacı güdülmez. Kurban hayır işidir. Kurbanın derisini para yada maddi bir değeri olan başka birşeyle takas etmek caiz değildir. Kurban hayır işi olduğu için, hayır uğruna yapılan bir işin, parçalarının para ile satılması dinimizce hoş karşılanmaz. Kurbanın derisinin bir kuruma, kuruluşa verilmesi icab olursa bu kurumlar, cami, okul, öğrenci yurdu gibi yerlere verilmesi daha hayırlı olacaktır. Haycan

Kendimiz de dahil olmak üzere insanlar dua'yı zora düştüklerinde etme gibi bir alışkanlık edinmişlerdir. Dua hiçbir zaman işi düşüldüğünde Allah'a yalvarma aracı olarak görülmemelidir. İnsan her zaman her an dua etmelidir. Dua'nın boyutu, şekli hiç önemli değildir. Sadece Allaha inanıp inandığımız duanın kabulü için beklemeliyiz. Hiçbir zaman ümitsizliğe düşüp, "Allah benim duamı kabul etmiyor" gibi şeytan vesveselerine kağılmamak gerekir. Günün her saatinde dua etmeye dikkat etmeliyiz. Bu şükür olur, ders için olur, iş hayatı için olur, ne olursa olsun mutlaka dua etmeliyiz. Dua Ederken Nelere Dikkat Etmeliyiz Bazen duanın gücünü artırmak için bazı şeyler yapmak gerekir. Güüçlü bir dua kesinlikle abdestli bir şekilde edilendir. Bu ortamı genellikle namaz sonrasında bulabiliriz. Bakın her şekilde yine işin ucu namaza geliyor. Olabildiğince vakit namazlarımızı işimizden gücümüzlen sıyrılıp kılmamız gerekiyor. Kıldığımız her namazın sonunda ellerimizi açıp du

Sürekli ağızdan ağıza kulaktan kulağa doğrulupu ve yanlışlığı kestirelemeyen bir konu olan midye haram mıdır? Midye yemek günah mı gibi sorular, ağzı olan herkesin bir fikir sahibi olduğu konulardan birisidir. Herkes bişey der fakat kimse asıl doğru nedir bilmez. Araştırmayı, öğrenmeyi istemezler. Midye hakkında yanlış bilinen ve midyenin yararları, zararları gibi konular üzerinde duracağımız bir yazı olacak. Çevrenizdeki çoğu kişiden de duyduğunuz üzerene midyenin adet olma gibi bir durumu olduğu söylenmektedir. İşin doğrusu nedir, midye adet olur mu midye adet olursa nasıl olur? Midye Nasıl Adet Olur ? Biyolojiden de bildiğiniz üzere, üreyerek çoğalan hayvanlar ve bitkiler, üreme döneminde bazı salgılar salgılar. Bütün hayvanlarda da olduğu gibi bu dönemler, diğer dönemlerden biraz daha farklı geçen dönemlerdir. Genelde hayvanların dış görünümünde farklılıklar gözlemlenir. Midyelerin üreme dönemlerindeki her hayvan gibi salgıladıkları üreme salgıları, onların adet olduğu anla

İnsanlar arasında sürekli merak edilen, normal insanların cevabını zor verdikleri bir konu üzerine bişeyler bahsedeceğiz. Peygamberlere neden gerek vardı, peygamberler neden gönderildi, gönderilmelerindeki temal amaç neydi gibi sorulardan yola çıkarak,merak edilenleri ve kafalardaki soru işaretlerini biraz daha kaybetmeyi, yok etmeyi amaçlayan bir makale yazmaya karar verdim. İlk olarak Allah'ın bu zamana kadar yaptığı işler içinde düzensiz, gereksiz yaptığı tek bir iş yoktur. Eğer ki Allah, peygamberleri göndermesindeki temel amaçlarından birisi insanları Allahın varlığının bilincine vardırmayı amaçlamıştır. Biz insanlar da peygamberler aracılığıyla Allahın varlığına ve birliğine şüphesiz ki inanıyoruz. Nasıl ibadet edeceğimizi, doğru ve yanlışın, helalin haramın ayrımını başımızda bir rehber olmadan nasıl yapacaktık. Allah-u Tealâ "Peygamberler benim, yeryüzünde halifelerimdir, vekillerimdir" buyurarak, peygamberlerin dünya üzerindeki görevinden bahsetmişir. B